Kaç takımın belli bir marşı vardır? Kaç takım tüm dünyaya tanıtmıştır o marşı? Herkesin bildiği, takımla özdeşleşmiş bir marş.
Ben Liverpool'dan başkasını bilmiyorum galiba.
"You'll Never Walk Alone" (Asla Yalnız Yürümeyeceksin) ile başbaşa bırakıyorum sizi. Anfield'deki İstanbul ve Türkiye hayranlığına dikkatinizi çekerim.
Gelelim mi sözlere;
When you walk through a storm,
Hold your head up high,
And don't be afraid of the dark.
At the end of a storm,
There's a golden sky,
And the sweet silver song of a lark.
Walk on through the wind, Walk on through the rain,
Though your dreams be tossed and blown..
Walk on, walk on, with hope in your heart,
And you'll never walk alone.......
You'll never walk alone.
Walk on, walk on, with hope in your heart,
And you'll never walk alone.......
You'll never walk alone.
Allah herkese böyle taraftar bütünlüğü nasip etsin :)
NOT: Biliyor musunuz? Bu tezahürat Pink Floyd'un Fearless şarkısında da duyuluyor. Hem Pink Floyd, hem Liverpool. İlk duyduğumda şaka sanmıştım. Değilmiş!
Şarkının başlarında çok kısık ama şarkının sonunda gayet yüksek bir seste duyabilirsiniz tezahüratı.
Gelelim mi sözlere yine;
you say the hill's too steep to climb
just climb it
you say you'd like to see me try
climbing
you pick the place and i'll choose the time
and i'll climb
the hill in my own way
just wait a while for the right day
and as i rise above the tree lines and the clouds
i look down
hear the sound of the things you said today
fearlessly, the idiot faced the crowd
smiling
merciless, the magistrate turns 'round
frowning
and who's the fool who wears the crown?
and go down in your own way
and every day is the right day
and as you rise above the fear-lines in his brow
you look down
hear the sound of the faces in the crowd
Çevirisi de ekşi sözlük'ten geliyor;
tepenin tirmanilamayacak kadar dik oldugunu soyluyorsun, tirmanirken
beni denerken gormek istedigini soyluyorsun, tirmanirken
yeri sen sapta, zamanini ben belirleyecegim
ve tirmanacagim tepeye kendi yontemlerimle
yalnizca bir sure bekle dogru gunun gelmesini
ve ben yukselirken agac cizgisinin ve bulutlarin ustune
a$agiya bakacagim duyunca sesini
senin bugunku sozlerinin
korkusuzca kalabaliga bakti budala, gulumseyerek
zalim sulh hakimi arkasini donuyor, ka$larini catarak
ve kim o taci takan ahmak
ku$kusuz kendi yontemlerinle
ve her gun dogru olan gundur
sen yukselirken onun altindaki korku cizgilerinin ustune
a$agiya bakacaksin duyunca sesini kalabaliktaki yuzlerin
Ben Liverpool'dan başkasını bilmiyorum galiba.
"You'll Never Walk Alone" (Asla Yalnız Yürümeyeceksin) ile başbaşa bırakıyorum sizi. Anfield'deki İstanbul ve Türkiye hayranlığına dikkatinizi çekerim.
Gelelim mi sözlere;
When you walk through a storm,
Hold your head up high,
And don't be afraid of the dark.
At the end of a storm,
There's a golden sky,
And the sweet silver song of a lark.
Walk on through the wind, Walk on through the rain,
Though your dreams be tossed and blown..
Walk on, walk on, with hope in your heart,
And you'll never walk alone.......
You'll never walk alone.
Walk on, walk on, with hope in your heart,
And you'll never walk alone.......
You'll never walk alone.
Allah herkese böyle taraftar bütünlüğü nasip etsin :)
NOT: Biliyor musunuz? Bu tezahürat Pink Floyd'un Fearless şarkısında da duyuluyor. Hem Pink Floyd, hem Liverpool. İlk duyduğumda şaka sanmıştım. Değilmiş!
Şarkının başlarında çok kısık ama şarkının sonunda gayet yüksek bir seste duyabilirsiniz tezahüratı.
Gelelim mi sözlere yine;
you say the hill's too steep to climb
just climb it
you say you'd like to see me try
climbing
you pick the place and i'll choose the time
and i'll climb
the hill in my own way
just wait a while for the right day
and as i rise above the tree lines and the clouds
i look down
hear the sound of the things you said today
fearlessly, the idiot faced the crowd
smiling
merciless, the magistrate turns 'round
frowning
and who's the fool who wears the crown?
and go down in your own way
and every day is the right day
and as you rise above the fear-lines in his brow
you look down
hear the sound of the faces in the crowd
Çevirisi de ekşi sözlük'ten geliyor;
tepenin tirmanilamayacak kadar dik oldugunu soyluyorsun, tirmanirken
beni denerken gormek istedigini soyluyorsun, tirmanirken
yeri sen sapta, zamanini ben belirleyecegim
ve tirmanacagim tepeye kendi yontemlerimle
yalnizca bir sure bekle dogru gunun gelmesini
ve ben yukselirken agac cizgisinin ve bulutlarin ustune
a$agiya bakacagim duyunca sesini
senin bugunku sozlerinin
korkusuzca kalabaliga bakti budala, gulumseyerek
zalim sulh hakimi arkasini donuyor, ka$larini catarak
ve kim o taci takan ahmak
ku$kusuz kendi yontemlerinle
ve her gun dogru olan gundur
sen yukselirken onun altindaki korku cizgilerinin ustune
a$agiya bakacaksin duyunca sesini kalabaliktaki yuzlerin
Yorumlar
Bu marşı dinlememiş birine dinlettiğim için çok sevinçliyim!